Türkiye’de En Güzel Manzaraya Sahip 25 Yer

2015 yılından bu yana turizme kazandırılması yönünde çalışmalar yapılan Rasıl Hacar mevkii, Botan Vadisi içerisinde yer alıyor. Şehir merkezinden 4 km uzaklıktaki Eruh yolu üzerinde yer alan bu bölgeye manzara izlemek için gelenlerin en gözde noktası ise Deliklitaş.

Muğla yolunda bulunan Sakartepe, Gökova Körfezi’ni izlemek isteyenlerin ilk adresi oluyor. Yol üzerinde yer alan seyir alanından panoramik olarak körfezi seyredenler, bu muhteşem anı fotoğraflayarak ölümsüzleştiriyor.

Dalyan ve İztuzu Plajı’nı da kapsayan geniş bir alanı gören Radar Tepesi, özellikle jeep safari yapan turistler tarafından sık sık ziyaret ediliyor. Yolları bozuk olduğu için araziye uygun araçlarla bölgeye gitmek daha konforlu olabilir.

Yeşilin bin bir tonunu gözler önüne seren muhteşem bir doğaya sahip olan Ayder Yaylası’nda, bol oksijen yüzünden baş dönmesi yaşayanlar, bunu Ayder’in baş döndürücü güzelliğine bağlıyor.

Buzul aşındırması sonucunda oluşan Hamsilos Koyu, aynı zamanda Türkiye’de fiyort özelliği taşıyan tek yer olmasıyla da anılıyor. Fil kafasını andıran bir görünüme sahip olan koy, muhteşem manzarası ile göz alıyor.

Ayvalık’ta günbatımının izleneceği en güzel yer olarak bilinen Şeytan Sofrası’nda, şeytanın ayak izi olduğuna inanılan bir alan yer alıyor. Ayvalık adalarını ve Midilli Adası’nı görme imkânı sunan bölge, gündoğumu saatinde de oldukça ilgi görüyor.

Kaş’ın kuzeyinde konumlanan Kırdavlı Tepesi, eşsiz manzarasıyla büyülüyor. Kaş ve Yunanistan’ın Meis Adası’nı seyretme fırsatı sunan bu tepe, yamaç paraşütü meraklılarının da gözde adresleri arasında.

Marmara ve Ege Bölgesi’nin ayrım noktası olarak anılan Kazdağları’nda, görkemli bir manzaraya sahip olan Sarıkız Tepesi, efsaneye göre köyde yaşayan ancak iftiralar nedeniyle babası tarafından bu tepeye götürülüp bırakılan Sarıkız’ın adıyla anılıyor.

Çanakkale’nin Adatepe köyünün denize bakan Gargaran tepesinde yer alan Zeus Altarı (Sunak), Yunan kültürüne göre tanrılara kurban sunmak için yapılmış. Zeus Altarı, uçsuz bucaksız Edremit Körfezi manzarasıyla kendine hayran bırakıyor.

Çaykara ilçesinde yer alan Uzungöl, yamaçlardan düşen kayaların Haldizen deresinin önünü kapaması sonucunda meydana gelmiş. Günümüzde oldukça popüler bir turizm alanı olan Uzungöl, günbatımında eşsiz bir görünüme bürünüyor.

Doğal güzellikleri ve endemik bitki örtüsü ile etkileyici bir görünüme sahip olan Yedigöller, Rize kent merkezine 125 kilometre mesafede yer alıyor. Rize-Erzurum sınırının Çayırözü mevkisindeki bu bölgeye ulaşmak için 1-2 saatlik bir yürüyüşü göze almak gerekiyor.

Yöre halkı tarafından ‘Saklı cennet’ olarak nitelendirilen Tisan Koyu, Silifke’nin 31 km güneybatısında bulunuyor. Yeşilovacık mahallesinde yer alan bu koy, antik Afrodisias yerleşimine ev sahipliği yapması nedeniyle ‘Kilikya Afrodisiası’ olarak da anılıyor.

Van şehir merkezine 5 kilometre mesafedeki Van Kalesi, Milattan Önce 9. yüzyılda Urartu Krallığı’nın başkenti olan Tuspa’yı kuşbakışı görecek şekilde inşa edilmiş. Bir taş kütlesinin oyulması ile yapılan kale, Van Gölü kıyısında yer alıyor.

Beykoz’un içerisine saklanmış bir cennet bahçesi olan Mihrabat Korusu, boğazın hemen yanı başında yer alan konumu ve görkemli manzarası ile İstanbul’un tüm karmaşasını unutup, şehre yeniden aşık olmanıza neden olabilir.

Kösem Sultan tarafından yaptırılan Valide Han, Osmanlı’dan kalmış en güzel yapılardan biri. Büyük Valide Han, Mahmutpaşa’da Çakmakçılar Yokuşu ile Fincancılar Yokuşu arasında yer alıyor.

Bir zamanlar kervanların konakladığı İstanbul’daki en büyük han olan Valide Han, tarihi kokusu ve üst bölümündeki kubbeleriyle gezilip, görülmesi gereken yerlerden. Beyazıt turu yaptığınızda muhakkak Valide Han’ın tepesine çıkarak İstanbul’u izleyin ve fotoğraflayın. Giriş ücreti 1 TL.

Muhteşem görünümünün yanı sıra karagülleriyle de adından söz ettiren Halfeti, Birecik Barajı’nın yapımından sonra sular altında kalan tarihi yapıları ve büyüleyici mimarisi ile dikkat çekiyor.

Toros Dağları arasındaki Gülek Boğazı manzarasının izlenebileceği en güzel nokta, hiç kuşkusuz kitarihi Gülek Kalesi. Kale çevresindeki kayaların çevrelediği uçurum ise cezbedici manzarası ile fotoğraf meraklılarının gözdesi.

Kapadokya‘nın en yüksek yerleşim yeri olan Uçhisar Kalesi, tüm şehri gören unutulmaz manzarası ile turistlerin uğrak adreslerinden biri. Mistik atmosferi ile büyüleyen kale, günbatımı manzarasıyla da ünlü.

Etrafı sarp kayalıklar ve Menzelet Baraj Gölü‘nün sularıyla çevrili olan Ali Kayası, Güredin Kalesi ile aynı havzaya bakıyor. Kayanın 148 metreyi bulan yüksekliği ilk başta korkutucu gelse de, heybetli görünümü ve manzarası bu korkuyu unutturuyor.

Gümüşhane şehir merkezini ve Harşit Vadisi‘ni gündoğumunda izlerken rüya gibi bir manzara ile karşılaşmak mümkün. Bembeyaz bir örtü gibi şehrin üzerini kaplayan sis bulutlarının oluşturduğu eşsiz manzara için uykusuz kalmaya değer.

Belli bir noktaya kadar araçla çıkıldıktan sonra kökleri basamak haline gelmiş devasa ağaçların arasından ilerleyerek ulaşılan Sümela Manastırı, kimi zaman sisler ardına saklansa da, bölgeye hakim konumuyla doğanın eşsiz güzelliğini gözler önüne seriyor.

Sislerin üzerinde etkileyici bir doğa manzarası sunan Pokut Yaylası, Çamlıhemşin şehir merkezine yaklaşık iki saat uzaklıkta yer alıyor. Yaylada, konaklama imkânı sağlayan çok sayıda pansiyonda hizmet veriyor.

UNESCO Dünya Mirası Listesinde bulunan Pamukkale Travertenleri,bembeyaz görünümü ve şifalı kaynak sularıyla bir cazibe merkezi olmayı sürdürüyor. Bir dönem kirlilikten beyazlığını kaybeden bölge, günümüzde eski görünümüne kavuşmuş durumda.

2 bin 150 metre yükseklikteki devasa heykelleri, Komagene Uygarlığından kalma tarihi kalıntıları ve köklü geçmişiyle UNESCO Dünya Mirası Listesine giren Nemrut Dağı, dünyada gündoğumu ve günbatımının en güzel izlendiği yerlerden biri olmasıyla da ünlü.

Yamaç paraşütü yapanların evi olarak görülen Babadağ, Ölüdeniz’in en güzel manzarasına sahip. Araçlarla yaklaşık 45 dakika içerisinde ulaşılabilen Babadağ zirvesinden, bölgeyi kuş bakışı izlemenin tadını çıkarın.