Yedigöller, Bolu dağlarının arasında uzanan, ülkemizin en güzel milli parklarından biri. Batı Karadeniz’in en müstesna yerlerinden olan Yedigöller, mevsim geçişlerinde aldığı gözalıcı renkleri, birbirinden güzel 7 gölü ile insanı hayran bırakan bir güzelliğe sahip.
Gezerken kendinizi bir masal kitabının içindeymiş gibi hissedeceğiniz, upuzun ağaçların arasına gizlenmiş coğrafyası, yeşilin her tonunu önünüze seren bitki örtüsüyle, el değmemiş doğasıyla sahip olduğu güzelliği cömertçe sergiliyor.
Yedigöller, Bolu
Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, İncegöl, Sazlıgöl, Küçükgöl; Göller yer altından ve yüzeysel olarak da birbirlerine bağlı. İsimleri de kendi gibi güzel bu göller görsel bir şölen adeta.
Batı Karadeniz’de, Bolu’nun kuzeyinde bulunan Yedigöller 1965 de milli park ilan edildi. 1642 hektar büyüklüğündeki Yedigöller havzasında göllerden biri maalesef kurumuş. Milli parka ulaştığımızda kayan kütlelerinin vadilerin önünü kapatmasıyla oluşan yedi tane heyelan gölü ile karşılaşıyoruz.
Kayın ağacının hakim olduğu milli park Gürgen, Meşe, Kızılağaç, Akçaağaç, Karaağaç, Köknar, Fındık, Ihlamur gibi daha birçok ağaca ev sahipliği yapıyor. Ne güzel bir aile değil mi?
Sessiz sakin doğası, şelaleleri, yürüyüş yollarıyla filmlere konu olacak bu güzelliği keşfetmediyseniz elinizi çabuk tutun. Kasım ayının ilk haftası Yedigöller’in en güzel zamanı.
Zengin bitki örtüsünün yanı sıra vahşi yaşamı da kucaklayan Yedigöller Milli Parkı’nda ayı, domuz, kurt, tilki, sansar ve daha birçok hayvan barınıyor. Ormanda sabah yürüyüşünüzü yaparken sevimli bir sincapla karşılaşabilir gece çadırda uyurken bir kurdun ulumasını duyabilirsiniz. Balıkçılık ilginizi çekiyorsa Yedigöller’de mayıs – eylül ayları arasındaki dönemde ücret karşılığı olta balıkçılığı yapmak da mümkün.
Göllerin arasında küçüklü büyüklü şelaleler de var. Sadece bu akan suların yanında oturup suyun sesini dinlemek bile insana iyi geliyor. Tabelaları takip ederseniz buz gibi soğuk suyuyla gürül gürül akan Dilek çeşmesi de görebilirsiniz. Biraz eğimli bir yamaçtaki çeşme yağmurlu zamanlarda çıkmak biraz zor. Toprak biraz kaygan olduğu için yukarı doğru çıkarken dikkat edin. Buralara kadar gelmişken dağlardan gelen tertemiz suyu da içmeden dönmeyin.
Karadeniz’de yağmur her an yağabilir, şemsiye veya yağmurluğunuzu yanınıza almayı unutmayın, tabi ki rahat yürüyüş ayakkabıları, fotoğraf makinası ve piller de olmazsa olmazımız. Hafta sonları ziyaretçi akınına uğrayan Yedigöller‘de tuvaletler bile dokuya uygun inşa edilmiş. Gözü rahatsız eden neredeyse hiçbir şey yok.
Ayrıca milli parkta geyik üretme istasyonu da var. Çok sayıda aktivite fırsatı sunan Yedigöller’i doyasıya hissetmek, bütün güzelliklerin keyfini çıkarmak istiyorsanız bir gün kesinlikle size yetmeyecektir. Tavsiyem en az bir gece Yedigöller’de konaklayın.
Yedigöller’de nerede kalınır
Yedigöller’de çadır keyfi yapıp sabah bu güzel doğaya uyanmak da mümkün. Deringöl’ün hemen yanı başında çadırınızı kurabilirsiniz. Biraz konforuma meraklıyım derseniz de doğa dostu bungolov evler sizi bekliyor.
Yedigöller’e gittiğinizde çadır dışında konaklama alternatifi düşünüyorsanız, bungalovlar için önceden yer ayırtmanızı tavsiye ederim. Hafta sonu için rezervasyonsuz yer bulmanız biraz zor. Çadırda kalmayı düşünenlerdenseniz işiniz kolay; gözünüze kestirdiğiniz güzel bir noktaya çadırınızı kurun. Gece aniden bastıracak yağmura karşıda tedbirli olmak gerek, çadır keyfinin tatsız sonlanmaması için en güzeli su geçirmez bir çadır tercih etmek.
Temel bazı gıdaları bulabileceğiniz ufak bir de market var. Yaz kış serin olan Yedigöller’de çaysız kalmamak için marketin yanındaki kafeye uğrayabilirsiniz. Bolu’da kıymeti yeterince bilinmeyen daha nice güzellikler var. Zamanınız olursa Abant gölü, Gölcük gölü, Seben gölünü de ziyaret edin.
Yedigöller nerede
Yedigöller’e nasıl gidilir
Yedigöller’e toplu taşımayla ulaşım malesef yok. Yakın illerden düzenlenen günübirlik turlar ya da özel araçla Yedigöller’e gidebilirsiniz. Yedigöller’e araçla gitmenin en kolay yolu Bolu merkezden 42 km olan yolu takip etmek. Düzgün ama bol virajlı olan yolun kendisi bile her km’sin de fotoğraflık ve kendine hayran bırakan bir güzelliğe sahip.
Müthiş bir güzellik.Sonbaharın vazgeçilmezi.