Galata, İstanbul‘un Beyoğlu ilçesinde yer alan, tarihi açıdan zengin bir semt. Tarihi yarımadanın tüm güzelliklerini gözler önüne seren çok kültürlü dokusuyla Galata, entelektüel kesimin ve turistlerin de gözdesi.

Beyoğlu’nun bir parçası olan Galata, Tophane, Azapkapı ve Galata Kulesi arasında, Haliç’le Boğaz’ın kesiştiği noktada yer alıyor. Özellikle 19. yüzyılda artan nüfusla birlikte yeni yerleşim yerlerinin yapılması ve açılan elçilik binaları ile yukarıya doğru büyüyen semt, sembolü olan Galata Kulesi ile biliniyor.

Galata Gezi Rehberi

Uzun yıllar rıhtımıyla ülkenin dışa açılan kapısı olan Galata, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethinden önce bir Ceneviz kolonisiydi. Osmanlı dönemi boyunca geniş ayrıcalıklara sahip olan Galata bölgesi, İstanbul’un çok kültürlü yapısından izler taşıyan, tarihi atmosferi yaşatan nadide bir adres. Öyle ki, faklı ekonomik ve sosyal statülere, çeşitli inanç ve kültürlere sahip Levanten ve Türklerin birlikte yaşadığı nadir yerlerden biri.

Karaköy’e inen Yüksek Kaldırım’a kadar uzayan Galip Dede Caddesi’nden sağa döndüğünüzde 1500 yıllık Galata Kulesi ile göz göze geliyorsunuz. Şehrin siluetine en çok yakışan Galata Kulesi’nin her bir tuğlasında, Anadolu coğrafyasına iz bırakmış farklı kültürlerin emeğini görmek mümkün.

Bizans’tan Cenevizlilere, fetihle başlayan Osmanlı dönemine kadar yüzlerce yılın tanığı olan Galata Kulesi, İstanbullular kadar kenti gezmeye gelen ziyaretçilerin de uğrak noktası.

Hayallerdeki yerini bir şekilde koruyan Galata, restore edilen evleri ve keyifli mekanlarıyla kültürün yeni merkezi olmaya aday. Galata, eski çok kültürlü dokusunu büyük ölçüde kaybetmiş olsa da, buraya yerleşen aydınlar, sanatçılar ve yabancılar ile birlikte semt, sefalet muhiti olmaktan çıkıp eski kültürel ve sosyal canlılığına tekrar kavuşuyor.

Unutulmaya yüz tutmuşken bugün yıldızı tekrar parlayan Galata’nın sokaklarında gezip bol bol fotoğraf çekebilir, şirin dükkanlarından alışveriş yapabilirsiniz.

Galata Gezilecek Yerler

Galata, genel olarak Beyoğlu’nun alt tarafı olan Azapkapı, Tophane ve Galata Kulesi’nin arasında kalan bölge olarak tarif ediliyor. Galata Kulesiyle, Serdar-ı Ekrem ve Galip Dede Caddeleriyle, Mevlevihanesi, Doğan Apartmanı, camileri, kiliseleri ve sinagoglarıyla buram buram tarih kokan Galata sokakları, şimdilerde günün her saati hareketli.

Galata’nın arka sokaklarına indiğinizde onun farklı ruhunu en iyi yansıtan binalar önünüze çıkıyor. Yüzyıllar boyunca Galata’nın karakteri olagelen dinsel ve etnik çeşitlilik, bir taraftan bölgenin mimari ve kültürel kimliğini belirlerken, diğer taraftan renkli ve hareketli bir yaşamın ortaya çıkmasını sağlıyor Galata sokaklarında dolaşırken her bir yana serpilmiş zenginlik gözler önüne seriliyor.

Bunlardan Serdar-ı Ekrem sokağındaki Kırım Anglikan Kilisesi, Kırım savaşı anısı üzerine yapılan, Neo-Gotik mimarisiyle Galata’nın pek de bilinmeyen tarihi noktalarından. Büyük Hendek Caddesi’nde yer alan ve Barış Vahası anlamına gelen Neve Şalom Sinagogu Türkiyeli Yahudilerin en büyük sinagogu. Sadece Galata’nın değil, İstanbul’un en ilginç yapılarından biri olan Arap Camisi öncelikle sıra dışı kare minaresi ile görülesi bir yer. Dünyanın çok az semti böylesi bir kültürel zenginliğe sahip.

Bankalar Caddesi üzerinde ilk yabancı sermayeli şirketlerden biri olan kurulan Osmanlı Bankası’nı, 120 yıllık bu etkileyici yapıda bugün artık toplumun kültürel ve eğitsel birikimine katkıda bulunmayı amaçlayan Salt Galata’yı gezebilirsiniz.

Rum, Ermeni ve Gürcü kiliselerinin yanı sıra pek çok sinagogun da bulunduğu Galata’da Aziz Petre Gürcü Kilisesi ile 1671 tarihli Zülfaris Sinagogu ve 1893’te yapılan Terziler Sinagogu’nu ziyaret edebilirsiniz. Kısacası Galata’da her sokakta bir tarihle karşılaşmanız mümkün.

1. Galata Kulesi

Galata Kulesi, Galata’nın olduğu kadar pek çok kadim yapı ile birlikte İstanbul’un da sembol yapılarından biri. Kentin en önemli tarihi eserlerinden biri olan Galata Kulesi’nden İstanbul Boğazı ve Haliç panoramik olarak izlenebiliyor.

UNESCO’nun geçici dünya mirası listesinde bulunan kule, 6. yüzyılda, Bizans İmparatoru Anastasius Oilosuz tarafından 528’de fener kulesi olarak ahşaptan inşa ettirilmiş. Tarih boyunca pek çok yangından nasibini alan ahşap yapı, 1348’de Cenevizliler tarafından Christea Turris (İsa Kulesi) adıyla yığma taştan yeniden yaptırılmış.

1453’te Osmanlı hâkimiyetine geçen kule, o zamana kadar dek savunma amaçlı kullanılsa da, bu tarih itibarı ile gözetleme ve haber verme amaçlı kullanılmış. Pek çok kez bakım ve onarımdan geçen Galata Kulesi’nin bugünkü şekli II. Mahmut’un yaptırdığı tamirattan kalma.

Galata Kulesi’nde günün her saati kuleye çıkmak için bekleyen turist kalabalığıyla karşılaşmak mümkün. Kulenin tepesinden İstanbul siluetini izlemek isterseniz, önceki yedi katı asansörle, son iki katı ise merdivenle çıkmanız gerekiyor. İnişte ise tüm katları merdivenle iniyorsunuz. Kuleyi haftanın her günü 09.00 ila 19.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.

2. Galip Dede Caddesi

Galip Dede Caddesi, İstiklal Caddesini boylu boyunca geçip de Galatasaray’a varınca önünüze çıkan Galata Mevlevihane’si tabelasını takip ettiğinizde karşınıza çıkıyor. Galata’nın kalbine doğru uzanan ve semtin çok kültürlü yüzünü göreceğiniz Galip Dede Caddesi, adını tasavvuf edebiyatının zirvesi Şeyh Galip’ten alıyor. İstanbul’un en güzel caddelerinden biri olan Galip Dede Caddesi üzerinde Galata Mevlevihanesi yer alıyor.

3. Galata Mevlevihanesi

Galata Mevlevihanesi, İstanbul’un en eski Mevlevihanesi olarak özel bir yere sahip. Beyoğlu Tünel tarafı, Galip Dede Caddesi’nde yer alan Galata Mevlevihanesi, yapıldığı 1491’den bu yana birçok kez onarım geçirmiş ve 1975’te de Kültür Bakanlığı tarafından müze statüsüne alınmış, hem tarihi hem de kültürel bir değer. Yüzyıllar boyunca musiki ile bilimi bir arada kaynaştıran Mevlevihane, günümüzde özel etkinliklere ev sahipliği yapıyor.

Galata’yı bugüne kadar yaşatan anıtsal yapılardan biri olan Galata Mevlevihanesi, Şeyh Galip ve Halet Efendi Türbeleri, Semahane, Mahfiller, Derviş Odaları, semahlarda kullanılan geçmiş dönem enstrümanlar ve çeşitli sanat eserleri gibi Mevleviliğe dair oldukça önemli parçaları içeriyor. Müzede her pazar saat 17.00’de Sema Gösterileri de düzenleniyor.

4. Kamondo Merdivenleri

Kamondo Merdivenleri, Galata’da yer alan ve Bankalar Caddesi ile Banker Sokağı’nı birleştiren Art-Nouveau üslubuyla yapılmış merdivenler. 1850’lerde yapılan merdivenler bölgenin ve dönemin en önemli banker ailelerinden biri olan Kamondo ailesinden, Abraham Salomon Kamondo adına yaptırılmış.

O zamanlar, torunlarının Rue Camondo (Kamondo Sokağı) olarak anılan Banker Sokağı’ndaki yokuşu rahat çıkmaları için merdivenleri yaptıran dede Komondo, Osmanlı tarihinde önemli bir yere sahip.

Babası Ortaköy cemaat yöneticilerinden olan Abraham Salomon Kamondo, Osmanlı’da modern bankacılığın kurucularından biri. Yine İstanbul’da ilk belediyenin kuruluşunda, kentsel altyapının modernleşmesinde, yeni ve modern eğitim kurumlarının oluşumunda rol almış, önemli şehircilik, mimarlık ve kültür yatırımlarına da öncülük etmiş bir girişimci. Günümüzde ise Kamondo Merdivenleri, gün boyu Galata Kulesi ile İstiklal Caddesi arasında yüzlerce insan tarafından kullanılıyor.

5. Tarihi Doğan Apartmanı

Tarihi Doğan Apartmanı, İstiklal Caddesi’nin Tünel bitimine paralel Serdarı Ekrem Sokağı No:56’da bulunan İstanbul’un en güzel manzaralarından birine sahip binası. Belçikalı Helbig Ailesi tarafından 1895’te yaptırılan bina, 1942’de Yapı Kredi Bankası ve Doğan Sigorta’nın kurucularından olan Kazım Taşkent tarafından satın alınmış. Kazım Taşkent’in ölen oğlunun adını verdiği binada, Sezen Aksu, Şener Şen, Tarkan ve Okan Bayülgen gibi pek çok ünlünün dairesi bulunuyor.

U şeklindeki sarı renkli haşmetli bina, Kadıköy yakasından vapurla Karaköy’e gelirken de görülebiliyor. Muhsin Bey, Rumuz Goncagül, Bugünün Saraylısı, Eşkıya gibi onlarca filme ve reklam çekimine ev sahipliği yapan apartman, İstanbul’un en güzel panoramik manzaralarından birine sahip. İstanbul’un en şık binalarından biri olarak tanınan tarihi Doğan Apartmanı’nın, “Prusya Elçiliği’nden Doğan Apartmanı’na” adlı kitabı ve “Doğan Apartmanı” belgeseli bulunuyor.

Büyüklüğü 90 ila 300 metrekare arasında değişen ve toplam 51 daireden oluşan Doğan Apartmanı’nda fotoğraf çekmek, içeri girip dolaşmak artık kolay değil. Bina güvenlik kameralarıyla kontrol altında tutulan bina, 08.00 ile 17.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.

6. Arap Camii

Arap Camii, önceleri San Paolo Kilisesi olarak bilinen, 1453’te İstanbul’un Osmanlı egemenliğine girmesinin ardından camiye çevrilmiş olan bir yapı. Galata kentsel dokusunda beton bloklar arasında, sivri külahlı hayli yüksek kare biçimli kulesiyle hala fark edilebilen Arap Camii, fetih öncesinden kalan İstanbul’un tek Gotik kilisesi.

Tersane Caddesi, Galata Mahkemesi Sokağı’nda bulunan, Haliç’in Galata yakasındaki bu en büyük camisinin ne zaman ve kimler tarafından yapıldığı hakkında kesin bir bilgi yok. Ancak 14’üncü yüzyılda bir Ortodoks Kilisesi’nin yıkıntıları üstüne Dominikenler tarafından yapılmış, resmi adı Saint Dominique olan ama Bizans döneminde yaygın olarak Saint Paul olarak adlandırılan yapının o dönemlerde yanında bir de manastır bulunduğu düşünülüyor.

Kilise camiye çevrildikten sonra Galata Camii olarak adlandırılmış ve 1492’de İspanya’dan göç ettirilen Endülüs Araplarının bu caminin çevresinde ikame edilmeleriyle birlikte, cami, Arap Camii olarak anılmaya başlanmış.

1731 ve 1807 Galata yangınlarını atlatan yapı pek çok onarım görmüş. Günümüze ulaşan şadırvanı ise, 1868’de eklenen tarihi cami, dikdörtgen plan üzerine, gotik üslupta inşa edilmiş. Caminin sıra dışı çizgilere sahip minaresiyse, eski kilisenin çan kulesinin yerinde yükseliyor.

7. Karaköy

Karaköy, Bankaları ve iş hanlarıyla ünlü en eski ticaret merkezlerinden biri olan Karaköy, Eski Galata semtinin modern adı. Tarih boyunca bir liman ve ticaret merkezi olma özelliğiyle ön plana çıkan Karaköy, şehrin eski ve tarihsel bölgesi. Meydanı, kendisini çevreleyen semtlere bağlanan Karaköy, Galata Köprüsü ile Tarihi Yarımadaya bağlanıyor.

Karaköy Galata Kulesi ve Kamondo Merdivenleri’nin yanı sıra İstanbul Modern, Osmanlı Bankası, Türkiye Yahudi Müzesi, Neve Şalom Sinagogu, Arap Camii gibi anıtsal yapılara ev sahipliği yapıyor.

8. 500’üncü Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi

500’üncü Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi, 500. Yıl Vakfı tarafından topluma Türk Yahudilerinin gelenekleri ve tarihi açısından bilgi sunmak amaçlı kurulan ve 2001’den bu yana faaliyetini sürdüren bir müze. Galata’da, tarihi Zülfaris Sinagogu binasında açılmış olan müze, 2015’ten bu yana Şişhane Neve Şalom Sinagogu yanında hizmetine başladı.

Üç ayrı bölümden oluşan ve ziyaretçilerine tarih, gelenek ve sosyal yaşam ile ilgili birçok konuda bilgi sunan müzede, Yahudi gelenek-görenekleri ile kültürlerine dair pek çok dokuman bulunuyor.

9. Neve Şalom Sinagogu

Neve Şalom Sinagogu, Beyoğlu’nun Karaköy semtinde, Büyük Hendek Caddesi’nde yer alan Türk Yahudilerinin başlıca ve en ünlü sinagogu. 1951’de ibadete açılan Neve Şalom, İstanbul’un en büyük sinagogu. İstanbul’daki diğer sinagogların aksine çok faal olan sinagogda Şabat Ayini, Bar Mitsva, düğün ve cenazeler, sünnetler ile dini bayram ve etkinlikler düzenleniyor.

10. İstanbul Modern Sanat Müzesi

İstanbul Modern Sanat Müzesi veya İstanbul Modern, Türkiye’nin ilk modern sanat müzesi olarak Eczacıbaşı ailesinin öncülüğünde, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından kurulan müze. 2004’te ziyarete açılan İstanbul Modern, Karaköy limanında, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ile Tophane-i Amire arasında yer alıyor.

Denizcilik İşletmeleri için kuru yük deposu olarak inşa edilen 4 No’lu antrepo binasının müzeye dönüştürülmesi ile hayata geçirilen müzede Türkiye’de üretilen çağdaş sanatın başlangıcından bugüne kadar geçirdiği süreç sanatçı ve çalışmalar üzerinden izleyicilere sunuluyor.

11. Osmanlı Bankası

Osmanlı Bankası’nın, Karaköy Bankalar Caddesi’ndeki (Voyvoda Caddesi) eski genel müdürlük binasında kurulan Osmanlı Bankası Müzesi, Garanti Bankası’nın çatısı altında faaliyet gösteren Osmanlı Bankası Arşiv ve Araştırma Merkezi’nin bünyesinde yer alıyor.

Bankanın zengin arşivinden yararlanılarak, binada bulunan kasa dairelerinin içinde ve etrafında düzenlenen müze, Osmanlı İmparatorluğu’nun merkez bankası, emisyon bankası ve hazinedarı olarak görev yapan Osmanlı Bankası’nın tarihine ışık tutuyor.

Müzede sergilenen obje ve belgeler, bankanın merkezi rol oynadığı geç Osmanlı ve erken Cumhuriyet dönemlerinin az bilinen dünyasının kapılarını aralıyor. Müze, pazartesi günleri hariç, Salı ve Cumartesi günleri 12.00 – 20.00, Pazar günleri ise 10.30 – 18.00 saatlerinde ziyarete açık.

12. Tophane-i Amire

Tophane-i Amire, Günümüzde Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin kültür merkezi olarak kullanımında olan yapılar topluluğu. Çok amaçlı sergi holü olarak hizmet veren Tophane-i Amire, Tophane semtinde yer alıyor.

İstanbul’un fethinden Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarına kadar işlevini sürdüren “Top Döküm Binaları” uzun yıllar Milli Savunma Bakanlığı’nın kullanımında kalmış. Bir dönem Askeri Müze işlevi verilmesi düşünülen yapılar topluluğu 1992’den bu yana üniversiteye bağlı olarak faaliyet gösteriyor.

Galata’dan Tophane’ye yürüyüp Tophane-i Amire’yi ziyaret edebilir, İstanbul’un fethinden önce “Metopon” olarak adlandırılan, Osmanlı döneminde ise “Tophane” adını alan semtin geçmişine doğru yolculuğa çıkabilirsiniz.

13. Kırım Kilisesi

Kırım Kilisesi ya da Kırım’ı Anma Kilisesi (Crimean Memorial Church – Christ’s Church), 1868’de Sultan Abdülmecit tarafından Kırım Savaşı’nın anısına İngilizlere verilen araziye yaptırılmış bir inanç merkezi. 1998’den bu yana birinci derece kentsel sit alanı olarak tescillenen ve bir Anglikan kilisesi olan yapı, evlerin arasına sıkışıp kalmış, mükemmel bir taş yapı.

Kırım Kilisesi, Beyoğlu’ndaki Rus Elçiliği’nin yakınında, Galip Dede Caddesi’ne uzanan Serdarı Ekrem Sokağı 52 numarada yer alıyor. Tarihi merdivenleri ve yemyeşil bahçesi ile bu tarihi kilise görülmeye değer.

14. Bankalar Caddesi

Bankalar Caddesi, Karaköy’de bulunan Voyvoda Caddesi ve çevre sokaklardan oluşuyor. Yaygın olarak Bankalar Caddesi adıyla bilinen Voyvoda Caddesi, batıda Okçu Musa ile Şair Ziya Paşa caddelerinin kesiştiği meydandan başlayıp Karaköy Caddesi ile Yüksekkaldırım Caddesi’nin birbirine kavuştuğu noktada bitiyor.

Osmanlı İmparatorluğu’nun finans başkenti olan Bankalar Caddesi, 19’uncu yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nun ve 1930’lara kadar da Türkiye Cumhuriyeti’nin mali hayatında önemli bir rol oynadı.

Bankalar Caddesi, imparatorluğun mali ve iktisadi hayatında çok etkili olan Galata bankerlerinin faaliyetlerine ve Şirket-i Hayriye ve tramvay şirketlerinin kuruluşu, konsolidasyon, Abdülaziz’in düşürülmesi, 1850’lerde kurulup 1920’ların sonuna kadar dünyanın en önemli borsaları arasında olan Galata Borsası, Rüsumu Sitte İdaresi’nin Düyunu Umumiye’ye devrolunması ile Osmanlı İmparatorluğu mali hayatının ana dönemeci olan Osmanlı Bankası’nın kuruluşu gibi dönemin önemli olaylarına tanıklık etti.

Osmanlı Bankas’nın da yer aldığı Bankalar Caddesi‘nin Yüksek Kaldırım ile birleştiği köşede kalan Minerva Han, 1800’lerde Deutsche Bank’in İstanbul şubesiydi. Bugün ise Sabancı Üniversitesi’ne ev sahipliği yapıyor.

15. Tarihi Galata Köprüsü

Tarihi Galata Köprüsü, Haliç üzerinde Karaköy ile Eminönü’nü birleştiren tarihi köprü. Haliç’i birleştiren ve “Galata Köprüsü” olarak bilinen ilk köprü, eski adıyla Cisr-i Cedit, 1845’te I. Abdülmecit’in annesi Valide Sultan tarafından ahşap olarak inşa ettirildi. Daha sonra 1863’te Kaptan-ı Derya Hasan Ahmet Paşa tarafından yenilenmesiyle birlikte pek çok kez onarılan, yenilenen, uzatılan ve bağlanan Galata Köprüsü, mimari güzellikten ziyade, İstanbulluların yaşamına yerleşen şiirsel bir imge niteliğinde.

Tarihi Galata Köprüsü, bugün İstanbul’un geleneksel ikonlarından biri. Yeni İstanbul (Karaköy, Beyoğlu, Harbiye) ve Eski İstanbul’u (Sultanahmet, Fatih, Eminönü) birbirine bağladığı için “iki kültürü birbirine bağlayan köprü” simgeselliğini taşıyan Galata Köprüsü, kültürel değeri nedeniyle pek çok edebiyatçı, ressam, yönetmen ve oymacıya konu olmuş bir yapı.

Galata konaklama

İstanbul’un çok kültürlü yapısının izlerini görebileceğiniz, tarihi atmosferi solumak isteyenler için nadide bir adres olan Galata’da konaklamak, değil kente gelen ziyaretçileri, İstanbulluları bile imrendirecek kadar keyifli. Her daim telaşlı kalabalığına karıştığınız Galata ve çevresinde İstanbul’un kalbinde uykuya dalıp her daim değişen renklere uyanmak o kadar da zor değil.

Galata Antique Hotel

Tünel Meydanı’nda etkileyici bir dekorasyona sahip 1881’de inşa edilen ve 19. yüzyıl Neo-Rönesans konağının atmosferini taşıyan Galata Antique Hotel, Galata’nın en eski binalarından. Şehrin nefes kesen manzarasına karşı terasında kahvaltı keyfi sunuyor.

Adres: Asmalı Mescit, Meşrutiyet Cd. 119, Beyoğlu, galataantiquehotel.com
Tel: +90 212 245 59 44

Georges Hotel

Tarihi binasıyla Galata’ya çok yakışıyor Georges Hotel. Etrafında tasarımcıların butikleri, şık mağazalar ve dünya mutfağından örnekler sunan restoranlarla çevrili. İstanbul’un kalbinin attığı bir yerde konaklamak istiyorum diyenler için eşsiz bir seçim olur.

Adres: Müeyyedzade, Serdar-ı Ekrem Cd. 24, Beyoğlu, georges.com
Tel: +90 212 244 24 23

Anemon Hotel

Eşsiz Haliç, Galata Kulesi ve Boğaz manzaralı restorana sahip Anemon Galata, tarihi eser statüsündeki tüm özelliklerini koruyor. Odalarının tavan işlemeleri etkileyici.

Adres: Bereketzade Mahallesi Büyükhendek Cad. Kuledibi, anemonhotels.com
Tel: +90 212 293 23 43

Galata yeme ve içme

Geçmişten gelen bir mirasın en canlı sahneleri aslında gözler önüne serili olduğu Galata’nın dört bir yanında, semtin dokusuyla uyum sağlayan şık kafeler, restoranlar, sanat galerileri ve kitapçılar yer alıyor. Galip Dede Caddesi, bir yanda leziz mi leziz görünen kan portakalı, ananas, havuç ve elma suyu satıcılarından, semtin dokusuyla özdeş restoranlara ve şık kafelere dek pek çok yeme içme alternatifiyle dolu.

Latife

Latife, dünyanın farklı bölgelerinden kahve yapım tekniklerini ve kahve çeşitlerini sunan, Galata’nın atmosferini en iyi hissedebileceğiniz kafelerden biri. Etkileyici iç dekorasyonunun yanında kafe önündeki bölüm Galata’yı izlemek için tercih edilebilir.

Adres: Galip Dede Cd. No:85, Galata
Tel: +90 212 293 55 20
09.00-23.00 arasında açık

Şirin Fırın

Galata’nın en ‘tatlı’ mekanlarından Şirin Fırın, tatlı, unlu mamuller ve içecek çeşitleriyle Galata’da en keyifli duraklardan. Sıcacık fırından çıkan leziz kokular ve Galata sokaklarına tat katıyor. Su böreği ve dereotlu poğaçayı denemelisiniz.

Adres: Şahkulu, Büyük Hendek Cd. No:16/A, Beyoğlu
Tel: +90 212 243 98 29
05.00-23.00 saatleri arasında açık

Güney Restoran

Galata Kulesi’nin yanı başında 1964 yılından bu yana hizmet veren Güney Restoran, Türk, Osmanlı, Akdeniz ve dünya lezzetlerini sunuyor. Tarihi bir binada, tarihle uyumlu bir atmosferde yemek yemek isteyenlerin tercihi.

Adres: Şahkulu Mahallesi Şahkapısı Sokak No:2/B, Kuledibi, guneyrestaurant.com
Tel: +90 212 249 03 93
08.00-24.00 saatleri arasında açık

The Gourmand Galata

Dünyanın birçok noktasını gezerek değişik tatlar keşfeden bir grup arkadaşın müşterilerini memnun etme hayali ile açtığı The Gourmand Galata, şarküteri ürünlerinin en tazesi ile hazırlanan lezzetleriyle tanınıyor.

Adres: Serdar-ı Ekrem Sok. No:14A, Beyoğlu, thegourmand.com
Tel: +90 212 251 01 23
10.00-24.00 saatleri arasında açık

Galata alışveriş

Galip Dede Caddesi boyunca neredeyse her adımda renkler, sesler ve dekor değişiyor. Sağlı sollu sıralana müzik dükkânları, stüdyolar ve enstrüman yapım atölyeleri yer alıyor. Kuledibi’ne kadar inen sokağın en kıdemlileri olan pulcular ve piyanodan çelloya, kemandan klarnete, neyden bağlamaya dek pek çok müzik aleti satan dükkanlar var. Diğer yanda caddede, hünerli ellerden çıkmış oryantalist motiflerle bezeli sanat ürünleri sunan galeriler, yitirilmeye yüz tutmuş filatelist dükkanları, envai çeşit tekstil ürünleri de bulabilirsiniz.

Bahar Korçan

Moda Tasarımcısı Bahar Korçan‘ın atölyesi, zevkle hazırlanmış vitrini ile Galata’ya yolu düşenleri butiğe davet ediyor. Özel tasarım kıyafetler ve aksesuarlar ile ruhu olan bir mekan.

Adres: Şahkulu, Seraskerci Sok. no:5, Galata, www.baharkorcan.org
Tel: +90 212 243 73 20
09.30-19.00 saatleri arasında açık

Arzu Kaprol

Modacı Arzu Kaprol‘un koleksiyonlarının satışa sunulduğu mekan, Galata bölgesinin ruhunu yansıtan bir atmosfere sahip. Tasarımı kıyafet mimarlığı olarak tanımlayan Kaprol’un tasarımları moda tarihine göndermeler yapıyor.

Adres: Serdar-ı Ekrem Cad. Kamondo Apt. No:22, Beyoğlu, arzukaprol.com
Tel: +90 212 252 75 71
10.00-19.00 saatleri arasında açık

Laundromat

Öykü Thurston ve Yasemin Özeri’nin mimarlıkla moda tasarımını birleştirdikleri butik Laundromat, farklı tasarımcıların koleksiyonlarını görme fırsatı da sunuyor. Genç ve özgün tasarımcılara ait kıyafet ve aksesuarlar için uğrayın.

Adres: Galip Dede Caddesi 93/B, Kuledibi
Tel: +90 212 249 98 92
10.00-20.00 saatleri arasında açık

An Bu An

Galata’nın kendi küçük ruhu kocaman hediye dükkanı An Bu An, seramik objeler, keçeden takılar, renkli bileklikler gibi onlarca çeşit hediyelik objenin bulunduğu bir mekan.

Adres: Serdar-ı Ekrem Caddesi No:10A, Galata, anbuan.com.tr
10.00-21.00 saatleri arasında açık

Mekan Art Angels

Çocukluğu Galata’da geçen Nüvit Tüzel’in, tamamı Türk sanatçılar tarafından yapılan objeleri sergilediği Mekan Art Angels, geleneksel sanatlara ilgi duyanlar için nostaljik bir durak. Kaftanlar, semazenler, dervişler, bakırdan objeler görülmeye değer.

Adres: Galip Dede Caddesi, Galata

Galata’ya nasıl gidilir

İstanbul’un Karaköy sırtlarında yer alan Galata semtine ulaşım, Taksim’den İstiklal Caddesi’nden yürüyerek veya tramvayla sağlanıyor. Özel aracınızla gelecekseniz, Tarlabaşı yolundan Taksim’e çıkan Galata Kulesi tabelalarını takip edin, aracınızı kule çevresinde yer alan otoparklara bırakabilirsiniz.

Toplu taşıma ile gelmeyi düşünüyorsanız öncelikle Taksim’e, ardından İstiklal Caddesi’ni baştan sona geçip caddenin sonundan yaklaşık 500 metre aşağıdaki kuleye ulaşabilirsiniz. Eminönü tarafından gelmek isterseniz Karaköy yolu üzerinden Bankalar caddesinden yokuşu çıkarak ulaşım sağlayabilirsiniz veya metroyu kullanabilirsiniz.

Kadim bir kentin en tarihi semti olan Galata, İstanbul’un kalbinde Akdeniz şehirlerindeki benzer sokaklara sahip. Zamana meydan okumuş kulesi, apartmanları, merdivenleri ve caddeleriyle iki yakayı birleştiren bir köprüsüyle tarihin kokusunu sonuna kadar içinize çekebileceğiniz eşsiz bir yer.

1 Yorum

Düşüncelerinizi Yorum Olarak Yazabilirsiniz 💬

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz